Çocukluk çağında kız ve erkeklerin cinsiyete bağlı, dıştan algılanabilecek özellikleri pek azdır. Ama 10-12 yaşlarında erinliğe (buluğ) ulaşan çocuklar ergenlik çağı süresince belirgin bir gelişim ve değişim gösterirler. Bu gelişmeler, bedensel, duygusal, sosyal, cinsel, kişisel, zihinsel alanlarda açıkça farklılaşarak gözlenir.
1. Beden Yapısında Gelişme
Baş büyüklüğü 10 yaş civarında erişkin ölçülerinin yaklaşık %96’sına ulaşır, ancak yüz gelişimi ergenlikte olur. Çene, burun kemikleri ve kafanın iç kemikleri büyür, kaş kavsi belirginleşir. Önce el ve ayaklar büyür, daha sonra kol ve bacaklar uzar, boy ve ağırlık artar. Büyüme tüm uzuvlarda aynı anda olmadığından hareketlerde eşgüdüm bozulur. Ergenliğe giriş yaşı bireyler arasında 4-5 yıla varan farklılıklar gösterebileceğinden, yaşıtlar arasında belirgin farklar olur. Bütün bunların psikolojik yansıması olarak kendini akranlarla kıyaslama, kızlarda genellikle ergenliğe erken, erkeklerde ise geç girme nedeniyle sıkıntı ve endişe, uygun vücut duruşu kazanma, yeni yüz ve beden görünümünü tanıma ve buna alışma çabaları sıklıkla gözlenir.
2. Cinsel Gelişme
Ergenlik döneminde üreme ve cinsiyet organlarında büyüme ve işlevsel gelişmenin yanı sıra, memelerde büyüme, cinsel bölge ve koltuk altında kıllanma, gırtlakta kıkırdaklaşma ve ses kalınlaşması, yağ ve ter bezlerinin çalışmasında artış, ciltte sivilcelenme ve akne oluşumu, özellikle kızlarda yağ erkeklerde kas dokusunda artış, cinsiyet hormonlarının etkisi ile ortaya çıkar. Yoğun cinsel ilgi, hayal kurma, karşı cinsi keşfetme isteği en belirgin duygusal özelliklerdir.
Öte yandan, kadın ve erkek cinsel kimliğinin görsel olarak da kazanılmasıyla birlikte tüm bu özellikleri sağlayan beyin işlevleri de gelişir. Her iki cinste de cinsellik, organlardan çok önce zihinsel süreçlerle gelişmektedir. Beyinden gelen emirler çerçevesinde gerek bedensel süreçler oluşmakta gerekse “cinsel istek” ve hatta “üreme davranışları” hem kızlarda hem de erkeklerde ortaya çıkmaktadır.